Rengini bilmediğim bir hayatın kaybolmuş hislerine, emek
eleyip bıraktım.
Kendince ekmeğin peşine düşen masumlara rastladım.
El verip derman olurum sandım.
Neyleyim derde deva olmaktan gayrı şaştım.
Gönlüme iki sille tokat çekene peşi sıra adım attım.
Her gülüşe inanmak uğruna savrulup yandım.
Taş olan ellerin dilinde umarsızca sarsıldım.
Ben ben olmayı namerde kul köpek olmakla sattım.
Viran olmuş gözlerime ağlamak neye yarar,
Kaybolmuş bir çare ruhum el açsa kim bakar,
Tutmaya çalıştığım dalları bundan böyle kim sular,
Gayrı mabedimin içinde yok olmaya kaldım.
Güleç yüzümden eser kalmadı şimdi.
Saltanat kurmaya meyil eden kahpeler etrafımda pervane
döner.
Mavi rengini unutmuş gün bana neden kararıp güler.
Haddini bilmeyenden,beni ben olmaktan alınca kaçtım .
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder